Natürmort (Ölüdoğa) Resim Nedir? Natürmort Tekniğinin Öncüleri

Tarih: 07.11.2023 17:30
Natürmort (Ölüdoğa) Resim Nedir? Natürmort Tekniğinin Öncüleri
Sanat dünyasında resim alanında birçok farklı resim türü bulunmaktadır. Sanat tarihinde önemli bir yere sahip olan bu resim türlerinden biri de natürmort, diğer adıyla ölüdoğa resimleridir.
Sanat dünyasında resim alanında birçok farklı resim türü bulunmaktadır. Sanat tarihinde önemli bir yere sahip olan bu resim türlerinden biri de natürmort, diğer adıyla ölüdoğa resimleridir. Natürmort resimler, genellikle nesnelerin, çiçeklerin, meyvelerin veya diğer nesnelerin detaylı bir şekilde resmedildiği çalışmalardır. Bu tür resimlerde doğadan alınan objeler, sanatçıların bakış açısına göre düzenlenir ve resmedilir.
 

Natürmort Resim Nedir

Natürmort resim, ölüdoğa isminden de anlaşıldığı üzere, hareketsiz durgun doğayı resmeden bir sanat dalıdır. Bu tür resimlerde, genellikle koparılmış çiçekler, meyveler, avlanmış hayvanlar, vazolar veya kitaplar gibi nesneler estetik bir şekilde resmedilir. Natürmort terimi, Hollandalı ressam ve sanat yazarı Arnold Houbraken tarafından 17. yüzyılda kullanılmaya başlanmıştır. Her ne kadar bu terim 17. Yüzyılda kullanılmaya başlansa da aslında insanlık tarihi boyunca cansız nesneler resmedilmiştir.
Natürmort resimlerin temel amacı ölü doğanın güzelliklerini ve detaylarını yakalamaktır. Bu resimlerde, nesnelerin detaylarına dikkat çekilir, ışık ve gölge oyunlarıyla gerçekçi bir etki yaratılır.
 

Natürmort Tekniği Nasıl Ortaya Çıktı? Natürmort Kısa Tarihi

Tarih boyunca değişik dönemlerde evrim geçirerek günümüze kadar gelen Natürmort sanatının geçmişi oldukça zengindir. Natürmortun kökeni, antik dönemlere kadar uzanır. Eski Mısır mezarlarında, hiyerogliflerde ve Antik Yunan duvar resimlerinde, mozaiklerde, toprak vazoları ve tabakları üzerinde ölüye sunulan yiyecekleri gösteren natürmort örnekleri de bulunmaktadır.





Roma döneminde ise, natürmort resimler küçük taşınabilir eşyalar, duvar freskleri ve mozaikler üzerinde görülürdü.
Hollanda, Fransa, Belçika, İtalya ve İspanya gibi ülkelerde 16. ve 17. yüzyıllarda natürmort resimlerin yaygınlaştığı dönem olmuştur. 17. Yüzyıl da natürmort resminin konu olarak kabul edildiği ilk dönemdir. Bu sanat türü, canlı varlıklardan daha çok çevremizdeki nesneleri, özellikle çiçekler, meyveler ve küçük hayvanları konu almıştır. Natürmort resimler, objelerin pratik kullanımı dışında simgesel bağlantılara da odaklanmıştır. 18. yüzyılda, natürmortun popülaritesi azalmış olsa da romantik dönemde yeniden canlanmış ve çağdaş sanatta da önemli bir yer edinmiştir.




 

Natürmort Tekniğinin Özellikleri

Natürmort, cansız varlıkların estetik bir şekilde resmedildiği bir resim sanatıdır. Bu tekniğin en belirgin özelliklerinden biri, objelerin gerçekçi bir şekilde detaylandırılmasıdır. Örneğin bir vazo, meyve tabağı, bardak, sürahi gibi nesneler, sanatçılar tarafından tablo haline getirilir.
Natürmort resim tekniği, genellikle resim sanatına yeni başlayanların temel becerilerini geliştirmek için tercih ettiği bir alandır. Bu tür resimler, yapımı kolay olması ve objelerin sabit durması sebebiyle öğrencilere resim derslerinde temel bilgileri öğrenme fırsatı sunar. Natürmort resimlerde, perspektif, renk uyumu, detaylı çizim gibi önemli resim becerileri pratiğe dökülerek geliştirilir. Sanatçılar, natürmort çalışmalarında gerçekçilikle birlikte hayal gücünü de kullanarak objeleri farklı açılardan ve kompozisyonlarda resmedebilirler. Bu teknik sayesinde sanatçılar gözlem yeteneklerini geliştirir ve objeleri derinlemesine inceleme fırsatına sahip olur.
 

Natürmort Çalışması Nasıl Yapılır? Natürmort Çalışmasında Nelere Dikkat Edilmeli?

Natürmort resim tekniğinin en temel adımlarından biri, nesnelerin belirlenmesi ve taslak oluşturulmasıdır. İlk olarak, çizeceğiniz nesneleri seçmeli ve uygun bir fon üzerine yerleştirmelisiniz. Bu nesneleri net bir şekilde görebileceğiniz ve rahatlıkla çizebileceğiniz bir pozisyonda konumlandırmak ortaya çıkacak eser açısından çok önemlidir. Nesneleri hafifçe çizmek, olası hataları kolayca düzeltmeyi sağlar. Şeffaf çizim tekniklerinden yararlanarak dikey ve yatay çizgilerle nesneleri belirginleştirebilirsiniz. Ardından, her bir nesnenin şeklini, konumunu ve orantılarını görmeyi kolaylaştırmak için çerçeveler çizebilirsiniz.
Bir diğer temel adımda ise natürmort resmi derinleştirmek için tonlamalar yapılır. Her bir nesnenin üzerine gölge ve yansımalar ekleyerek tonlama işlemine başlanır. Bu aşamada doğruluk büyük önem taşır, çünkü doğru tonlama, resmin diğer aşamalarını kolaylaştırır. Nesnelerin arasındaki boşluklara odaklanarak ışık ve gölgenin çizimine dikkat edilmelidir. Nesnelerin altına ve çevresine düşen gölgeler hem şekillerini tanımlar hem de resmin derinliğini artırır. Gölgeler ve tonlamalar, nesnelerin sınır çizgilerinde de dikkatlice kullanılmalıdır. Bu aşamada, nesnelerin tonlarını derinleştirmek için karanlık ve aydınlık alanlar arasındaki zıtlığı artırmak resmi daha gerçekçi kılar.
Natürmort resim tekniğinde son olarak ton değerleri ve aralarındaki boşluklar dikkatlice dengelemek önemlidir. Tüm nesnelerin tonları arasında uyum sağlanmalı, hiçbir nesne çok karanlık veya çok açık görünmemelidir.
 

Natürmort Tekniğinin Öncüleri

  • Jan Brueghel (1568 – 1625)
Brüksel doğumlu Flaman ressam Jan Brueghel, Natürmort türünün en önde gelen sanatçılarından biridir. Çiçek resimlerinde uzmanlaşmış ve çiçek natürmortları konusundaki deneyimi ve mesleği nedeniyle "Çiçek" lakabıyla bilinmektedir. Ayrıca cennet manzarası resimlerinde de usta eserler resmetmiştir.


 
  • Frans Snyders (1579-1657)
    Frans Snyders Antwerp'te doğmuştur. Kendisi Flaman Barok sanatının öncülerinden biridir. Kümes hayvanları, maymunlar, yabani tavşanlar, kuşlar ve köpekler gibi çeşitli hayvanlara odaklanarak farklı konulara sahip Natürmort resimlerinde uzmanlaşmıştır.


 
  • Willem Claesz Heda (1594–1680)
Willem Claesz Heda Hollanda'da Haarlem'de doğdu ve sadece Natürmort resimleriyle uğraşan önde gelen ressamlardan biriydi. Kendisi çoğunlukla "kahvaltı parçaları" (ontbijtjes) üzerinde uzmanlaşmıştır. Detaylara verdiği önemin yanı sıra renkleri kullanış biçimiyle ve ışığı işleyişiyle de tanınır. Eserlerinde yüksek bir natüralizm duygusu vardır, neredeyse bizi her nesneye gerçekmiş gibi dokunmaya davet eder.



 
  • Pieter Claesz (1597–1661)
Pieter Claesz Belçika'nın Berchem şehrinde doğmuştur. Kendisi Heda'nın akranıdır. İki sanatçı, genellikle tek tonlu renklerle ve resimde yakalanan ışığa vurgu yaparak birbirine çok benzer resimler yapmıştır. Claesz, Ontbijtjes tarzını keşfetmiştir, ancak aynı zamanda Vanitas tarzında da resim yaparak eserlerine sembolik nitelik kazandırmıştır.


 
  • Willem Kalf (1619 – 1693)
Willem Kalf Amsterdam Rotterdam'da doğmuştur. Kendisi Pronkstilleven adı verilen tarzda uzmanlaşmış popüler bir Natürmort sanatçısıdır. Çalışmaları, Çin porseleni kase ve sürahilerin resimlerinde yer almasıyla öne çıkmaktadır.






Kaynakça
https://www.timetrips.co.uk/still_life_history.htm
https://artincontext.org/still-life-painting/
https://artincontext.org/famous-still-life-artists-and-paintings/
 
İlgili Ürünler
Sanat Danışmanınızla Tanışın
Yükleniyor...